BATMAN SAADET UÇAR ANADOLU LİSESİ
  2013 9.Sınıf Kültür Medeniyet Notları
 

 

BÖLÜM–2

 

 

 

Türk-İslam tarihi 751 Talas Savaşı ile başlar. Arap-Çin Savaşı  olan Talas’ta Türkler Araplara yardım ettiler. Bunun sonucunda Türk-İslam yakınlaşması başladı. Önce Karluk, Yağma, Çiğil ve Basmil Türkleri İslamiyet’i seçecekler ardından da diğer bütün Türkler boylar halinde İslam dinine gireceklerdir.

İlk Türk-İslam Devleti Karahanlılar’dır. Çünkü ilk Türk-İslam Devleti tanımında sadece  kuruluş tarihi öngörülmemelidir. Etnik yapı, kültürel yapı,    konuşulan    dil    ve    devlet

teşkilatının  özellikleri  de  Türk kültürünü yansıtmalıdır. Bütün bu özellikler göz önüne alındığında tabiî ki ilk Türk-İslam Devleti Karahanlılar’dır.

 

TÜRK-İSLAM DEVLETLERİNDE KÜLTÜR VE MEDENİYET

 

1. DEVLET YÖNETİMİ

Türkler cihan hâkimiyeti mefkûresine sahip   olduklarından   dolayı   sürekli devlet kurmuşlar ve çok geniş coğrafyalara da yayılmışlardır. Fakat ülkenin  hanedanın  ortak  malı sayılması, boylar arası mücadele, taht

kavgaları  gibi  sebeplerle  birçok  Türk

Devleti de kısa sürede yıkılmıştır.

 

a) Hükümdar:

İslam öncesindeki veraset sistemi olan hükümdarlığın   babadan   oğla   veya

herhangi bir hanedan üyesine geçişi ile kut inancı aynen devam etmiştir. Hükümdarın yasama, yürütme ve yargı yetkisi vardır.

İslami dönemde Sadece Memluklarda hükümdarlığa   geliş   şekli   farklıydı. Güçlü olan her komutan hükümdarlığı

ele    geçirebilirdi.    Memluklarda    bir

hanedanlık sistemi yoktu.

Türk-İslam Devletlerinde hükümdarlar Han, Hakan, Sultan, Sultan-ı azam, Sultanu’l âlem, Sultanu’l maşrik vel mağrib Kadır Kara,   İlig Melik,


Şahinşah ve Harzemşah gibi ünvanlar kullandılar.

Hükümdarlık alametleri ise hutbe okutmak,   sikke   (para)   bastırmak, tuğra,    nevbet    (davul)    çaldırmak,

sancak, taç, sorguç, taht, Tuğra, Otağ(saltanat çadırı), hilat (halifenin gönderdiği  üzeri ayet işlemeli elbise) menşur (halifenin gönderdiği yazılı belge) , asa, âlem  ve çetr (saltanat şemsiyesi) gibi sembollerdir.

 

b)Hükümet:

Hükümeti oluşturan divanlar şunlardır;

 

1.Divan-ı Saltanat

Büyük divandır, devlet İşlerini yürütür.

 

2.Divan-ı İstifa

Maliye Bakanlığıdır. Müstevfi başındaki kişidir.

 

3.Divan-ı Tuğra ya da Divan-ı İnşa Yazışmaları Yapan Başkanlıktır. Tuğrai başındaki kişidir.

 

4.Divan-ı İşraf

Genel    Teftiş    Bakanlığıdır.    Müşrif başındaki kişidir.

 

5.Divan-ı Arz veya Divan-ı Ceyş

Askerlik İşleri Bakanlığıdır.

Emir-i Arz başındaki kişidir.

 

c) Saray:

Sultanın    ve    devlet    çalışanlarının

bulunduğu yönetim birimidir. Saray çalışanları;

 

Hacip:

Divan üyeleri ile sultan arasındaki yazışmaları düzenleyen görevlilerdir. Başlarındaki kişi Hashacip’tir

 

Kapucubaşı:

Sarayın günlük işlerinin görülmesinden sorumlu olan kişidir.

 

Silahtar:

Silah imalathanesini yönetir.


 

 

 


Candar:

Saray    muhafızlarıdır.    Başlarındaki kişiye Emir-i Candar denir.

 

Âlem:

Bayrak demektir. Bayrakları korumakla görevli kişiye de Alemdar denir.

 

Cemedar:

Sultanın      kıyafetlerinden     sorumlu kişidir.

 

Emir-i Ahur:

Sultanın at ve hayvanlarından sorumlu olan kişidir.

 

Serhenk:

Sultanın özel korumalarıdır.

 

*Bütün bu saray görevlileri kapıkullarından (maaşlı askerlerden) seçilirdi.

 

d) Memleket Yönetimi:

Ülke  eyaletlere,  eyaletler  vilayetlere, vilayetler kazalara, kazalar da köylere

ayrılırdı.

 

Eyalet è Şıhne-Amil-Muhtesip

ê

Vilayetè Amid-Amil-Muhtesip

ê

Kaza è  Reis-Amil-Muhtesip

ê

Köy  è    İktalı sipahi

 

Eyalet    ®      Başında    bulunan    kişi Şıhne’dir. Eğer hükümdar soyundan bir kişi  eyaletin  başında  ise  o  zaman ünvanı melik’tir.

 

Vilayet ve kazaların başında,

Mülki   idareden   sorumlu   ®     Amid

(vilayet amidi ve kaza amidi)

 

Mali işlerden sorumlu ®  Amil (vilayet amili ve kaza amili)

 

Halk tarafından seçilen ® Reis (sadece kaza ve nahiyelerde bulunur)


Belediye     işlerinden     sorumlu     ®

Muhtesip

Köylerde ise İktalı sipahiler bulunurdu. Bunların     dışında     Ulag     (posta)

teşkilatında çalışan peykler, Münhi diye

anılan gizli istihbarat memurları da vardı.

 

2. ORDU

Büyük   Selçuklu   hükümdarı   Sultan

Melikşah Guleman Saray adlı bir ordu

kurdu. Bu orduya sultanın özel ordusu olduğundan dolayı Hassa ordusu da denir. İçinde devşirilen İranlı çocuklar da vardı. Bunlar yılda 4 kere Bistgani adlı maaş alırlardı.

Ayrıca ikta sisteminden yetiştirilen askerlerden  oluşan  bir  Eyalet  ordusu

da vardı.

 

İkta sistemi nedir?

Devlet belli bir arazi parçasını bir çiftçiye verir. Bu çiftçiye mukta denirdi. Mukta o araziyle hem geçimini sağlar hem de iktalı askeri beslerdi. Böylece

devlet hazineden tek kuruş para harcamadan her  an  savaşa  hazır bir ordu  bulundurur  hem  boş  arazinin ekilip biçilmesini sağlar hem de memleketin zenginleşmesini sağlardı. İktalı   asker   barış   zamanında   da

bulunduğu bölgenin asayişini sağlardı.

 

*İkta   sistemi   hem   tarım   hem askerlik hem güvenlik hem de maliye ile ilgili sonuçları olan geniş kapsamlı bir sistemdir. Bu sistem Türk-islam devletlerinden  Selçuklular,  Gazneliler ve Karahanlılar’da uygulanmıştır.

 

Türklerde denizcilik ve donanma gelişmemiştir. Sebep ise denizle geç tanışma ve göçebe yaşamdır. Çünkü denizcilik belli bir yere bağlı olmayı gerektirmededir.


 

 

 


Donanmaya   sahip   olan   Türk-İslam

Devletleri ise

 

Gazneliler ®  Sultan Mahmut’un Nehir

Filosu

Anadolu Selçukluları’nda ®  Süleyman

Şah’ın İznik Tersanesi

Çaka Beyin ® İlk Türk Donanması

Memluk-Mısır  Türk  Devleti  ®    Mısır

Donanması olarak sayılabilir.

 

3)TOPRAK YÖNETİMİ

 

Miri Arazi

Mülkiyeti Devlete ait olan arazi demektir. Bütün araziler Miri araziden kısımlara ayrılmışlardır. Miri arazi kısımları şunlardır;

 

a)Has Arazi

Buralar devlete ait olan arazilerdir.

Elde  edilen  gelir  devlet  hazinesine gider.

Hükümdar ve ailesinin de masrafları bu arazilerden sağlanırdı.

 

b)İkta Arazi

Buralar devlete ait olan arazilerdir.

Elde edilen geliri iktalı askere ve ikta araziyi işleyen çiftçiye verilir.

 

c)Vakıf Arazi

Buralar sosyal ve dini amaçlı vakıflara ait olan arazilerdir.

Elde edilen gelirlerle hanlar, kervansaraylar, camiler ve hastaneler yapılırdı.

 

d)Haraci Arazi

Gayr-i Müslimlerin elindeki arazilerdir. Elde  edilen gelir  çiftçiye aittir.  Fakat vergi oranı yüksektir.

 

e)Mülk Arazi

Yönetim ve askerlik alanlarında başarı göstermiş olan devlet adamlarına ödül

olarak   verilen   arazilerdir.   Sahipleri

tarafından     alınıp     satılabilen     tek

arazilerdir.


4)HUKUK

 

a)Şer-İ Hukuk

Kaynağını İslam dininden alan hukuk kurallarıdır.

Boşanma, miras, hayır işleri ve vakıfların yönetimi gibi konularda geçerli olan hukuktur.

Uygulayıcısı kadı’dır. Kadı tayini Bağdat’taki Kadıl-kudat tarafından yapılırdı.

 

b)Örfi Hukuk

Kaynağını gelenek görenek ve sultanın emirlerinden  alan  hukuk  kurallarıdır. İslam öncesindeki törenin devamıdır. Devlet  ve  halk  arasındaki  davalara bakan hukuk kurallarıdır.

Uygulayıcısı taşrada Naib ve inzibat memurlarıdır. Başlarındaki kişiye Emir- i Dâd denirdi.   (Adalet Bakanı)

Bu iki mahkeme dışında ağır siyasi suçların görüşüldüğü Divan Mezalim adlı bir yüksek mahkeme vardır. Bu mahkemeye sultan başkanlık ederdi.

 

5. İLİM VE EDEBİYAT

—   Karahanlılar   Hakaniye   lehçesini oluşturdular ve kullandılar. Yazıda ise Uygur  Alfabesini  kullanmaya  devam ettiler.     Bu     dönem     Türk-İslam edebiyatının oluştuğu dönem oldu. Kaşgarlı  Mahmut  ®  Divan-ı  Lügati’t-

Türk. İlk Türk dünyası haritası da bu

eserdedir.

Yusuf Has Hacip ® Kutadgu Bilig

Yüknekli   Edip   Ahmet   ®    Atabetül-

Hakayık

Hoca Ahmet Yesevi ®  Divan-ı Hikmet

Bu dönemin önemli yazılı eserleridir. Karahanlı   Devletinin   ilk   Müslüman hükümdarı  olan  Satuk  Buğra  Han’ın (Abdülkerim  Han)  Müslüman  oluşunu anlatan         Satuk   Buğra   Han   Destanı Türk-İslam    edebiyatının    ilk    sözlü ürünüdür.

—Gazneliler döneminde Arapça ve Farsça Türkçe’den daha yaygın olarak kullanıldı.

Firdevsi Şehname adlı eserini Gazneli Mahmut’a sundu. Firdevsi bu eserinde İran   ve   Turan   savaşlarını   anlatır.

İranlılar’ı daha çok övdüğünden dolayı


 

 

 


Sultan Mahmut ona önceden vaat ettiği paranın tamamını ödememiştir.

—Büyük Selçuklular döneminde resmi dil Farsça oldu. Eğitim ve bilimde ise Arapça hâkimdi. Türkçe sadece orduda

ve halk arasında kullanılıyordu. Bu dönemde  Ömer Hayyam Rubaileriyle, Enveri Kasideleriyle ve ünlü vezir Nizamül-Mülk de Siyasetname adlı eseriyle önemli yer tutar.

Farabi (ölüm 950) Aristo’nun bütün fikirlerini  açıkladığı  için  2.  öğretmen

yani Muallim-i Sani ünvanı almıştır.

İbn-i Sina (ölüm 1037) tıp, mantık ve fizik alanında önemli çalışmalar yaptı. Batıda Avicenna olarak tanınır.

Sultan    Alp    Arslan    1066    yılında

Bağdat’ta     Nizamiye     Medreselerini

kurdu.   Bu   medrese   nyanın   ilk

üniversitesidir.

Yine sözlü edebiyat olarak Danişmendnâme, Battalgazi Destanı ve Sarı Saltuk Menkıbesi önemli destanlardır.

Büyük   Türkmen   şairi   Yunus   Emre

(ölüm     1320)    asırlarca    erişilmesi mümkün   olmayan   bir   edebiyat   ve ahlâk kuramı geliştirmiştir.

 

6. GÜZEL SANATLAR VE İMAR FAALİYETLERİ

 

Bu dönem eserleri arasında; Çini kaplı saraylar, cami, mescid, imaret, han, türbe, kümbet, şadırvan, sebil, kale, sur, ribat(kervansaray) ve mezar sandukaları sayılabilir. Fakat daha da önemlisi bu dönemde Türkler sanat dünyasına çok önemli mimari üsluplar katmışlardır. Bunlar;

 

—Medrese     mimarisi     ®       Bağdat

Nizamiye Medresesi

—Medrese-Cami   mimarisi  ®    Sultan

Melikşah’ın    İsfahan’daki    Mescid-i

Camii

—Tuğla, kümbet ve çift kubbe inşaatı

®   Merv’de  Sultan  Sencer  Türbesi

gibi

—Yivli,  yüksek  ve  ince  minare  tipi,

sütun,   sütun başlığı, pencerelerin katlar  halinde  sıralanması, dikdörtgen  ve  beş  köşeli mihraplar


Türklerin          sanat         dünyasına kazandırdıkları sanat üsluplarıdır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
*Türk-İslam mimarisinin en belirgin özelliği kubbe mimarisidir.

 

Bu dönem mimari eserleri ise;

—Mısır’da        Tolunoğlu        Ahmet’in yaptırdığı Toluniye Camii

_  Karahanlılar  döneminde  Ribat  adlı

kervansaraylar, Buhara Ulu Camii

_ Gazneliler döneminde Leşker-i Bazar

adlı saray

—Büyük Selçuklular döneminde; İsfahan’da Mescid-i Cuma Merv’de Sultan Sencer Camii

Kazvin’de Haydariye Mescidi önemli eserlerdir.

—Babür  hükümdarı  Şah  Cihan’ın  eşi

Mümtaz Mahal için yaptırdığı Tac Mahal dünyanın sayılı harikalarından biri olmuştur.

 

*Türk-İslam sanatında resim ve heykelciliğin yasaklanması oymacılık, kakmacılık, nakkaşlık ve minyatür gibi süsleme    sanatlarının    gelişmesinde etkili olmuştur.

 

 

ANADOLU’DA  İLK  TÜRK BEYLİKLERİ

Bu beylikler 1071 Malazgirt Zaferinden

sonra    kurulmuşlardır.    Alp    Arslan komutanlarını Anadolu’yu fethetmekle

görevlendirdi.  Fethettikleri  yerleri  de

kendilerine ikta olarak(Kılıç hakkı) vereceğini söyledi. Bundan dolayı önde gelen komutanlar Anadolu’yu hızlı bir


 

 

 


şekilde fethettiler ve Anadolu’nun Türkleşmesini         sağladılar.         Bu komutanların ele geçirdikleri yerler şunlardır;

 

1.Danişmendliler

Sivas,   Kayseri,   Malatya,   Tokat   ve

Amasya civarında kuruldular.

2.Mengücekliler

Erzincan,     Kemah     ve     Divriği’de

kuruldular.

3.Saltuklular

Erzurum,  Bayburt  ve  Oltu  civarında

kuruldular.

4.Artuklular

Hasankeyf, Harput ve Mardin civarında

kuruldular

5.Çaka

İzmir   ve   çevresinde   kuruldu.   İlk

denizci Türklerdir.

 

ANADOLU SELÇUKLU DEVLETİ VE İNCİ BEYLİKLER DÖNEMİ

1. ANADOLU SELÇUKLU DEVLETİ

Devletin     kurucusu     Kutalmışoğlu

Süleyman Şahr. (1075) Başkenti İzniktir. Diğer hükümdarları ise sırasıyla;

-    I. Kılıçarslan

-    Şahin Şah

-    I. Mesut

-    II. Kılıçarslan

-    I. Gıyaseddin Keyhüsrev

-    I. İzzettin Keykavus

-    I. Alaaddin Keykubat

-    II. Gıyaseddin Keyhüsrev

 

Anadolu Selçuklu Devleti 1096–1270 yılları arası devam eden Hlı seferlerine  karşı  ebüyük mücadeleyi sergiledi. Anadolu Türk varğını  korudu. 1176 Miryakefalon savıyla da Anadolunun Türk yurdu olduğunu     kesinleştirdiler.     Fakat

124 Kösedağ   savınd İlhanlı

Moğollarına yenildiler ve yıkılışa geçtiler. Yıkılmaları üzerine de Anadolu’da ikinci beylikler dönemi bladı.


Bu beylikler ise;

1.  Osmanoğulları        ®          Söğüt,

Domaniç

2.  Karesiulları      ®         Balıkesir,

Çanakkale

3.  Candaroğulları

(İsfendiyaroğulları)®            Sinop,

Kastamonu, Samsun

4.  Menteşeoğulları ® Muğla

5.  İnançoğulları ® Denizli

6.  Sahip   Ata  oğulları   ®    Denizli, Afyon

7.  Karamanoğulları    ®      Ermenek,

Konya

8.  Pervaneoğulları  ®   Sinop,  Bafra

ve Samsun

9.  Tacettinoğulları       ®          Niksar

(Tokat), Ordu

10. Germiyanoğulları    ®     Kütahya,

Denizli

11. Saruhanoğulları ® Manisa

12. Aydınoğulları ® Aydın, İzmir

13. Dulkadiroğulları     ®       Elbistan,

Maraş

14. Hamitoğulları ®  Isparta, Eğirdir,

Antalya

15. Eşrefoğulları ®  Beyşehir (Konya

civarı)

16. Ramazanoğulları ® Adana

17. Eretna Devleti ® Sivas, Kayseri

18. Kadı Burhanettin Devleti® Sivas

 

ANADOLU SELÇUKLU DEVLETİ VE BEYLİKLER DÖNENDE KÜLTÜR VE MEDENİYET

 

1. DEVLET YÖNETİMİ

 

a) Hükümdar:

Taht yine daha önceki Türk devletlerinde olduğu gibi hanedanın ortak malı idi. Bundan dolayı sürekli taht  kavgaları yaşanşr. Hükümdar   çocuklarına   Melik denirdi Melikler   sancaklarda Atabey adlı bilge hocalar tarafından itilirlerdi. Atabeyler de bazen meliklerin çük yaşta olmasından yararlanarak bulundukları bölgelerde asker toplar ve bımsızlıkları ilan ederlerdi.


 

 

 


Anadolu Selçuklu Devletinde kullanılan hükümdarlık alametleri Büyük Selçuklu Devletinin kullandığı hükümdarlık alametleri ile aynıdır. Unvan olarak da Sultan, Rükneddin, Keykubat, Sultanüllem, Sultan-ı Galip, Emirul-Müminin gibi unvanlar kullandılar. İslam öncesindeki kut inancı aynen bu dönemde de devam etmiştir.

Saray teşkilatı ise Büyük Selçuklu saray        teşkilatının        aynısıdır.

Hashacip, Candar, Cemedar, Silahtar gibi saray çaşanları ve görevlileri aynen Büyük Selçuklu Devletinden alınşr.

Hükümdar      başkentte      olmadığı

zaman  ona  Naib  deneüst  düzey bir devlet görevlisi vekâlet ederdi.

Divan olarak da Tuğra Diva (ya

işleri) Arz Diva (ordu işleri), İstifa Diva (maliye işleri), İşraf Diva(teftiş  işleri),  Pervane  Diva(iktaların dağımından sorumlu bakanlık) olmak üzere 5 divan vardı.

Büyük divana ise Divan-ı Saltanat denirdi. Başında da sultan vardı ve bu divan  her  gün  toplanırdı.  Savaş  ve barış kararı, büyük davalar, memleket işleri hep bu divanda görüşülürdü. Bu divana sultan, vezirler, beylerbeyi, atabeyler ve Adalet Bakanı olan Emir-i

Dad  katılırdı.  Bu  yönüyle  ilk  Türk

Devletlerindeki kurultaya benzetilebilir.

 

Anadolu Selçukluları ülkeyi üç kısım illere ayırarak yönettiler.

1. kısım Meliklerin yönettiği iller

2. kısım Subaşıların yönettiği iller

3. kısım Uç beylerinin yönettiği iller

 

İllerde belediye işlerine muhtesip bakardı. Önemli şehirlerin başında ise şıhne adlı askeri valiler bulunurdu. İllerdeki adalet işlerine ise kadılar bakardı.

 

2. ORDU YÖNETİMİ

Büyük Selçuklu Devletinde uygulanan Gulam (Devşirme) sistemini daha da güçlendirdiler ve orduyu 3’e ayırdılar.


a.Guleman-ı Saray

Değişik milletlerden küçük yaşta satın alınan ve yetiştirilen çocuklardan oluşturulurdu. Osmanlıdaki yeniçerilere benzetilebilirler.

 

b.Hassa Askerleri

Başkentteki askeri garnizonlarda yaşar ve eğitim alırlardı. Üç ayda bir bistgani adlı  maaş  alırlardı.  Savaşta hükümdarın yanında savaşırlardı.

 

c.Sipahiler

Kendilerine ikta arazileri tahsis edilen atlı askerlerdir. Savaş zamanında orduya katılır barış zamanında bulundukları yerlerin asayişinden sorumludurlar.

 

Bu  üç  önemli  askeri  birliğin  dışında bağlı beylik ve devletlerden gelen askerler, ücretli askerler (Rum, Frank ve  Ruslardan  toplananlar),  gönüllüler ve sınır boylarında savaşa hazır durumda  bekleyen  Türkmen  Birlikleri de vardır.

Bütün bu birliklerden oluşan orduya da Emiru’l-Ümera adlı kişi komuta ederdi. Anadolu    Selçuklu    Devleti    Büyük Selçuklulardan         farklı         olarak donanmaya da sahipti. Çünkü artık 3 tarafı     denizle     çevrili     olan     bir

coğrafyadadırlar. Samsun, Sinop, Kırım Suğdak, Antalya  ve  Alanya’da  büyük ticaret limanları kurdular.

Beyliklerden ise Karesioğulları, Candaroğulları, Menteşeoğulları, Aydınoğulları      ve      Pervaneoğulları

denizcilikle uğraştılar.

Donanma komutanına Melikus- sevahil veya Reisul-Bahr denirdi.

 

3. HUKUK

 

Anadolu Selçuklu Devletinde hukuk BüyüSelçuklDevletindeki  hukuk il aynıdır Şer- hukuk   v örf-i hukuk olarak ikiye ayrılır.

 

a)Şer-i Hukuk

—Kaynını   İsla dininde alan hukuk kurallarıdır.


 

 

 


Boşanma, miras, hayır işleri ve vakıfların yönetimi gibi konularda geçerli olan hukuktur.

—Uygulayıcısı  kadıdır.  Kadı  tayini

Bağdattaki                 Kal-kudat

tarafından yapılırdı.

 

b)Örf-i Hukuk

—Kaynağı gelenek ve göreneklerden alan hukuk kurallarıdır. İslam öncesindeki törenin devamıdır.

Devlet ve halk arasındaki davalara bakan hukuk kurallarıdır. Uygulayıcısı taşrada Naib ve inzibat memurlarıdır. Başlarındaki kişiye Emir-i Dâd (Adalet  Bakanı)  denirdi.  Kısacası

Anadolu Selçukluları ile Büyük Selçuklulardaki hukuk ayözelliklere sahiptir.

 

4. DİN VE İNANIŞ

SelçuklulaTürklüğüfetianlayışı ve      İslamın      cihat      anlayışı

birleştirerek Anadoluyu hızla İslamlaştırdılar. Anadoluya pek çok cami ve medrese kazandırdılar. Bu dönemdAnadoluya Orta Asyadan çok  büyük  Türkmegöçü  yaşandı. Bu göçleri Orta Asya ereni Ahmet Yesevi  teşvik  etmiştir.  Anadoluda

tarikatları oluşum d Anadolu

Selçuklu devleti ile başladı. Bunlar;

 

Mevlevilik: En büyük sufisi Mevlana Celalettin-i Rumidir (1217–1273). Yüksek tabakaya hitap eden bir tarikattır Mevlananın   e büyük eseri  Mesnevidir. Tarikatın kurucusu Mevlana’nın oğlu Sultan Veleddir.

 

Bektaşilik: En büyük sufisi Hacı Bektaş-ı Velidir (12091271). Bu tarikat daha çok askerler arasında yaygınlık kazanmışr.

 

Babailik: Baba İlyas ve sonra da Baba İshak tarafından kurulan bir tarikattır. Anadoludaki ilk dini ve siyas nitelikl olan   124 Babai isyanı çıkardılar. Bu isyan Malatya,


Tokat ve Amasya’ya yayılmışr. Etkileri  de  uzun  sürdevam etmiştir.

 

Ekberilik:       Muhyiddin-i       Arabî tarafından    kurulmuştur.    Vahdet-i cut  düşüncesini  savundular.  Bu düşünceye göre tek varlık vardır. O da Allahr. Her şey Allahı gösterir. Anadolu’da  bu  tarikatların  dışında halkı  örgütleyen  ve  koruyan  başka teşkilatlar da vardır. Bunlar;

 

Abdalan-ı Rum:

Anadolu Dervişleri Teşkilatı

Bacıyan-ı Rum:

Anadolu Kadınları Teşkilatı

Feteyan-ı Rum:

Anadolu Gençleri Teşkilatı

Gaziyan-ı Rum:

Anadolu Gazileri Teşkiladır

 

5. TOPRAK YÖNETİMİ

Anadolu Selçuklu devletindeki toprak yönetim Büyü Selçukl Devleti

toprak  yönetimile  tamamen aynıdır. Toprın hepsi miri arazidir. Mülkiyeti Devlete ait olan arazi demektirtüaraziler  Miri araziden  kısımlarayrılmışlardır. Miri arazi beş sma ayrılır

 

a)Has  Arazi:  Buraladevlete  ait olan arazilerdir. Elde edilen gelir devlet  hazinesine  giderHükümdar ve ailesinin de masrafları bu arazilerden slanırdı.

 

b)İkta  Arazi:  Buraladevlete  ait olaarazilerdir.  Elde  edilegeliri iktalı askere ve ikta araziyi işleyen çiftçiye gider.

 

c)Vakıf  Arazi:  Buralasosyal  ve dini amlı vakıflara ait olan arazilerdir. Elde edilen gelirlerle hanlar, kervansaraylar, camiler ve hastaneler yapılırdı.

 

d)Haraci Arazi: Gayr-i Müslimlerin elindeki arazilerdir. Elde edilen gelir çiftçiye aittir. Fakat vergi orayüksektir


 

 

 


e)Mülk AraziYönetim ve askerlik alanlarında başarı göstermiş olan devlet  adamlarınödül  olarak verilen arazilerdir. Sahipleri tarafından anıp satılabilen tek arazilerdir.

 

6. FİR, DİL VE EDEBİYAT Anadol Selçukl devletind halk Türkçe konuşmakta, ilim dili olarak Arapça kullanılmakta ve edebiyat dili olarak da Farsça kullanılmaktadır. Karamanoğl Mehme Be 1277 yılınd Türkçey resm di ilan etmiştir.  Bu  Türkçenin  gelişmesini sağlayacaktır.

Bu  dönemde  çok  önemli  tasavvufi

fikirler ve halk edebiyatı ürünleri ortaya çıkacakr. Bunlar;

- Mevlana:    Mesnevi,    Fihi    Mafih,

Divan-ı Kebir ve Mektubât

- Yunu Emre Divan Risaletun- Nushiyye

- Gülşehri:  Mantıkut  Tayr  (kuşların

dili) ve Garibname

- Nasrettin Hoca fıkraları

- Battalnam v Danişmendname

12.    ve    13.    yy.da    söylenen

destanlardı.

- Hoca         Dehhani:         Selçuklu

Şehnamesi

- Hacı Bektaş-ı Veli: Makalat

- Germiyanlı     Ahmedi:     Cemşid-i

Hurşid

Bu dönemde bilimsel çalışma olarak

da;

- Caca Bey: Astronomi bilginidir.

- İbn-i    Bibi:    Anadolu    Selçuklu tarihçisidir.

 

7. MİMARİ VE SANAT

Ticari, sosyal ve dini biok eser yapılmıştır. Bu eserlerde en çok taş kullanılmışr Anadolu   Selçukluları taş  işçiliğinde  çok  geliştiler.  Bunun

yanında çini süslemeleri de kullandılar. Çinilerde en çok bitki ve hayvan motifleri kullanılmıştır. Selçuklular iç ve dış süsleme malzemesi olarak ahşap da kullanşlardır.   Halıcılık,   hat (Arapça  güzel  yazı  yazma  sana)

tezhip     (resimlerin     etrafını     bir


çerçeve gibi süsleme sanatı), minyatür ve el sanatları da gelişen diğer sanat dallarıdır. Anadolu Selçukluları  İslamimarisine kümbet ve külliyeyi kazandırdılar. Kümbet devlet ve ilim adamları için yapılaanıt  mezarlardır.  Külliyeler ise camilerle birlikte tüphane, medrese  ve  şifahane  gibeserlerin bir arada bulunduğu mimari eserler topluluğudur.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
KÜMBET Saraylar

Ø          Kubadabad       sara-Anadolu

Selçukluları- Beyşehir

Ø        Kubadiye     sarayı-     Anadolu

Selçukluları -kayseri

Ø  Haydar Bey ve Hızır İlyas köşkleri

-Anadolu Selçukluları- kayseri

 

Camiler

Ø    Konya, Malatya, Sivas ve Niğde

Ulu Camileri ®  Anadolu Selçuklu

Devleti

Ø    Kayseri       Ulu       Camii       ®

Danişmendliler

Ø    Divriği        Ulu        Camii        ®

Mengücekliler

Ø    Erzurum Ulu Camii ® Saltuklular

Ø    Mardin Ulu Camii ® Artuklular

 

Medreseler

Ø    Yağıbasan        Medresesi        ®

Danişmendliler – Tokat. Bu medrese Anadoludaki ilk medresedir.


 

 

 


Ø    Karatay     ve     İnce     Minareli Medrese ® Anadolu Selçuklu Devleti Konya

Ø    Şifaiye, Buruciye, Gök Medrese,

çifte Minareli Medrese ® Anadolu

Selçuklu Devleti Sivas

Ø    Hatuniye, Hond Hatun medresesi

®   Anadolu  Selçuklu  Devleti  

kayseri

Ø    Caca Bey  Medresesi  ®  Anadolu

Selçuklu    Devleti    –    Kırşehir.

Anadolu’daki ilk rasathanedir.

 

Külliyeler

Ø    Hond Hatun Külliyesi ®  Anadolu

Selçuklu Devleti Kayseri

Ø    Divriği Külliyesi ®  Mengücekliler

Divriği Sivas

 

Kümbetler

Ø    Emir      Saltuk      Kümbeti      ®

Saltuklular Erzurum

Ø    Melik  Danişmend  Gazi  Kümbeti

® Danişmendliler Kayseri

Ø    Döner Kümbet ®  Danişmendliler

Kayseri

 

Şifahaneler

Ø    Çifte  Medrese,  Gevher  Nesibe, Gıyasiye,  Keykavus, Gök Medrese Şifahaneleri ®  Anadolu Selçuklu Devleti

 

Köprüler

Ø    MalabadKöprüsü  ®  Artuklular-

Batman

 

 

 

2006 KPSS-I

 

Batman yakınındaki Hasankeyf’te aşağıdakilerden hangisine ait eserler bulunmaktadır?

 

A) Artukoğulları

B) Germiyanoğulları C) Karamanoğulları D) Candaroğulları

E) Aydınoğulları

 

Cevap: A


 

 

2006 KPSS-I

 

I. Çini II.  Taş III. Ahşap

 

Anadolu Selçuklu mimari yapılarının iç ve dış süslemelerinde yukarıdakilerden hangileri kullanılmıştır?

 

A) Yalnız I     B)Yalnız II   C) Yalnız III

 

D) I-II           E) I-II-III

 

Cevap: E

 

 

 

8. SOSYAL VE EKONOMİK HAYAT Anadolu  ilk  olarak  birinci  Beylikler döneminde    Türkleşmeye    bladı. Türkleşmenin en hızlı olduğu dönem ise     Anadolu     Selçuklu     Devleti dönemidir.    Bu    dönemde    Konya, Kayseri,  Sivas,  Erzincan  ve  Niğde öneml bire kültü şehr haline geldi.       Orta       Asyada       Moğol istilasından      kaçan      Türkmenler Anadolunun  bu  önemli  şehirlerine gelip    yerleştiler    ve    Anadoluda sosyal     ve     ekonomik     hayatın canlanmasına  sebep  oldular.  Halk şehirliler    köylüler    ve    göçebeler olmak üzere 3 gruba ayrılmıştır. Şehird yaşaya hal içind en önemli  olan  sınıf  ehli  örf  denilen devlet        görevlileridir.        Bunlar tahsildarlar,    askerler asayişçiler, kale  erleri  ve  bölük  zabitleri  gibi devletin         işleyişini         slayan memurlardır.

Şehir halkı içinde ikinci önemli sınıf ise ehl-i ilim denilen din ve bilim adamlarının    oluşturduğu    sınıfr.

Bunlar, şeyhler, müderrisler, kadılar, imamlar, müezzinler ve medrese öğrencileridir. Şehirlerdeki diğer önemli bir sınıf da esnafların oluşturduğu sınıftır. Esnaf kendi arasında Ahilik teşkilatı kurmuştur.


 

 

 

Ahilik teşkilatı  Abbasilerdeki Fütüvvet teşkilatına dayanır. Anadolu’da Ahi teşkilatının kurucusu Ahi Evran’dır. Bu teşkilat esnafın ürettiği malın kalitesini ve fiyatını denetler. Haksız rekabeti engeller, üyelerinin eğitimini sağlar, çıkarlık, kalfalık ve ustalık belgelerini verir,   esnaf   ve   devlet   arasındaki ilişkileri düzenler.

Ahi teşkilatı kesinlikle esnafların davalarına bakmaz. Bu görev kadıya aittir.

Ahi teşkilatının şeyhine Ahi Baba denirdi.  Şeyhin  yardımcısı  olan Kethüda  ise  teşkilata giriş merasimlerini  düzenler ve satılan mallar için narh denilen fiyatı tespit ederdi.   Her   esnaf   muhakkak   Ahi

teşkilatına üye olmak ve bu teşkilatın kurallarına uymak zorundadır.

Halkın ikinci kısmı ise sayıca en fazla olan köylüdür. Köylüler ise genelde tarım ve hayvancılıkla uğraşır ekip biçtikleri iktalı arazilerde ikta sahibinin yönetimi altında yaşarlardı.

Konargöçer göçebeler ise Batı, Güney ve Güneydoğu  Anadolu’da hayvancılıkla uğraşırlardı.


 

 
  Bugün 14 ziyaretçi (17 klik) kişi burdaydı!

 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol